Türk toplumu da doğanın her köşesinde yer alan zengin tarihi miraslarını korumuş, kuşaktan kuşağa aktarmıştır. Farklı birçok kültürde yeri olan Hıdırellez tıpkı Nevruz gibi din, dil, ırk ayrımı gözetmeksizin sevgi, saygı, hoşgörü ve birlikteliğin simgesi olmuştur.
Kültürümüzde insan hayatını yakından etkileyen önemli doğa hareketleri Anadolu’da yazın başlangıcı olarak kabul edilen Hıdırellez Bayramı’nın temelini oluşturmuştur. Bu bayram tarihi, kültürel ve sosyal bağlarla; toplumsal hoşgörü ve yardımlaşmanın yaygınlaşmasında önemli rol oynamıştır.
Bugün bahar mevsiminin güneşli günlerine girerken, dünyanın ve ülkemizin içinde bulunduğu ve mücadele ettiği Covid-19 ‘dan ötürü Hıdırellez’i doya doya yaşayamasak da içimizde olan sevgi, kardeşlik ve yardımlaşma duygularıyla hep beraber olmaya devam edeceğiz.
Bu duygu ve düşüncelerle gelecekteki günlerin, bugünlerimizden daha güzel olacağı inancıyla, umutlarımızı yeşerten Hıdırellez’in, bolluk, bereket, sağlık, mutluluk ve huzur getirmesini temenni ediyorum.
